??yaşlıca bir çift önümüzde durup alenen bizi incelemeye başladı. Robert ilgi çekmekten hoşlanıyordu, heyecanla elimi sıktı. ?Hadi, fotoğraflarını çek,? dedi kadın, hayretler içindeki kocasına. ?Sanatçılar galiba.? ?Hadi canım,? dedi adam, omuz silkerek. ?Çoluk çocuk bunlar.’?

Polaroid Land 250 fotoğraf makinesi ile yıllarca fotoğraf çeken punk ikonu Patti Smith?in New York?ta sergisi açıldı. Patti Smith?i en çok 1975?te çıkardığı Horses ve bunu takip eden 10 studyo albümü -hala turneler yapmaya devam ediyor, hatta geçtiğimiz yıl Glastonbury?de, Dalai Lama?yı doğum günü için sahneye çağırdı- ile tanıyoruz. 2010?da, Robert Mapplethorpe ile ilişkisine ışık tutan ve büyük bir ilgi uyandıran anı kitabı “Just Kids” ile National Book Award?ı kazandı, fakat Smith bunların dışında 1960?tan beri çizimler, enstalasyonlar yapmakta ve aynı zamanda fotoğraf ile de ilgilenmektedir.

1950lerin Vogue dergilerine bakarak büyüyen Smith, Irving Penn?den çok etkileniyor. Penn?in fotoğraflarında sadece güzel, yeni moda kıyafetler giymiş kadınların değil, bundan çok daha fazlası olduğunu fark ediyor. Ve gerçekten de bazı fotoğrafların diğerlerinden farklı, daha güzel olduğunu görüyor.

Özellikle grubu ile turnede iken fotoğraf makinesini hiç yanından ayırmayan Smith bununla ilgili şöyle diyor: ?Seyahat ederken yazmak için ihtiyacım olan yalnızlığı kolay kolay bulamıyorum, fakat fotoğraf makinemle, kısa yürüyüşler yaptığımda -bir mezarlığı ziyaret etmek, heykel ve mimariye bakmak gibi- hoşuma giden bir fotoğraf çekebilirsem, bir şey başarmış gibi hissediyorum.? ?Aynı zamanda, çok seyahat ettiğimden dolayı, bir çok insanın gitme olanağı bulamadığı yerlerde bulunuyorum ve buralardaki değişik şeylerin; mimarinin, boş bir plajın veya terkedilmiş bir sokağın fotoğraflarını göstermek hoşuma gidiyor.?

Smith için fotoğraf çekmek yoğun hayatında verdiği kısa bir tatil gibi.

?Kendimi bir fotoğrafçı olarak görmüyorum. Fazlaca fotoğraf çekiyorum, bu benim hayatımın bir parçası gibi. Kendimi bir amatör olarak görüyorum. Amatör olmakta yanlış bir şey yok. Fotoğraflarımı sahip olduğum tüm bilgimle ve biraz da estetikle çekiyorum, ama kendimi hayatlarını fotoğrafa adamış olan insanlarla karşılaştırmıyorum.?

?Bazen insanlar fotoğraflarımın bulanık olduğunu, iyi odaklayamadığımı ya da çok az odakladığımı söylüyorlar. Fotoğraflarım tam olmalarını istediğim gibi. Fotoğrafla dünyayı değiştirmeye çalışmıyorum; sadece birtakım güzelliği olduğunu düşündüğüm fotoğraflar çekiyorum.?

Smith ilk Polaroid?ini MC5 gitaristi olan kocası Fred ?Sonic? Smith?in ölümünden sonra, 1995?te çekiyor. Şimdi, son 35 yılda çektiği fotoğraflar New York?ta, Robert Miller Gallery?de sergilenmekte. Adını Smith?in evine gitmek için kullandığı New York metrosundan alan, son kitabı M Train?de ki fotoğraflarının yanı sıra, daha önce görülmemiş fotoğrafları da bu sergide yer almakta.

Kitapta 18 bölüm yerine 18 ?durak? var. Kitabın, gittiği yerlerin görsel bir kanıtı gibi olmasını istemiş. Kitabı okuduğunuz takdirde fotoğrafları anlamlandırabilirsiniz, aksi halde fotoğraflar göründüğünden ileri gitmez.

Fotoğrafların orijinal hallerini göstermek yerine, fotoğrafların negatiflerinden basılmış gümüş jelatin (gelatin silver) veya inkjet baskıyı tercih ediyor.

Açılan sergide bazı heykel fotoğrafları da mevcut -örneğin Berlin?de şair Bertolt Brecht?in gömülü olduğu Dorotheenstadt Mezarlığı?ndaki koruyucu melek gibi- . Smith heykelleri çok seviyor ve fotoğraflarda insan figürünün olması güzel bir şey olduğunu düşünüyor, fakat insanları, fotoğraflarını çekmek için rahatsız etmekten hoşlanmıyor.

Smith?in fotoğraflarına bakmak zamanda geri gitmek gibi. Hatta bazen sanki birer rüyanın parçalarıymış gibi duruyorlar.

Son olarak, Patti Smith abladan “because the night” yorumunu paylaşıyoruz:

Yazan: Aslı Emek