Nikola Tesla, 10 Temmuz 1856’da, yani bundan tam 156 yıl önce doğdu. Adı Edison kadar bilinmese de elektrik konusunda yaptığı buluşlar, onu Edison kadar önemli kılıyor hayatlarımızda.  Zaten Edison gibi halk için bilim yapmış olsaydı, şu an muhtemelen uygarlığımız daha gelişmiş bir materyal düzeyde olacaktı.

 

İnsanlık tarihinde Edison’dan sonra en çok patente sahip olan kişi, 750’ye yakın patenti var. Bir dönem Edison’un ekibinde çalıştı zaten Nikola Tesla. Ancak o daha sonra farklı bir yol çizerek kendi bağımsız çalışmalarını yapmaya karar verdi. Tesla, Edison’dan teknik olarak daha üstündü. Şu an bir elektrik standartı olan alternatif akım, onun icadıdır. Ancak insanlık, alternatif akımın Edison’un geliştirdiği doğru akıma göre daha verimli olduğunu yıllar sonra fark edecektir. Aslında belki bugün elektrik transferi için milyonlarca kilometrelik kablo döşememizin nedeni de Edison, çünkü Tesla, 1891 yılında kablosuz elektrik transfer etmenin yolunu bulmuştu ve yaşadığı kasabada bunu uygulayabilmişti. Ölmeden önce Wardenclyffe Kulesi projesiyle bütün dünyaya kablosuz elektrik yayma fikri vardı. Bu projeye yatırım yapan en önemli kişi ise John Pierpont (J.P) Morgan’dı.

 

Edison, Tesla’nın çalışmalarını karalamak istiyordu çünkü ticari olarak Tesla’nın çalışmaları Edison için bir tehdit oluşturuyordu. Öyle ki Edison bazı bilim fuarlarına adamlarını göndererek Tesla’nın çalışmalarının tehlikeli olduğunu söylettiriyordu. Bu yüzden Tesla, Edison’a karşı öfkeliydi ve nitekim 1915 yılında Nobel Fizik ödülünü onunla paylaşmayı reddetti.

 

Nikola Tesla, birçok bilim insanının aksine materyalist değildi. Zamanda yolculuk yapılabileceğine inanıyordu. Hayal gücü genişti fakat fikirlerini paylaşabileceği, güvenebildiği dostu çok fazla yoktu. En iyi arkadaşı Amerika’nın tanınmış yazarlarından Mark Twain’di ve Twain, onun çalışmalarından esinlenerek “A Connecticut Yankee in King Arthur’s Court”  kitabını yazdı.

 

Ayrıca Tesla, bir konferansta “Artık Niagara şelalesi boşuna akmayacak” diyerek hidro-elektrik santrallerinin temel teknik altyapısını anlattı. Tesla, tüm bu çalışmalarının haricinde x-ray ışınları, elektromanyetizm, radar sistemleri ve torpido ateşlemesi üzerine de çalıştı. Bazı çalışmaları Amerikan ordusu tarafından kullanıldı.

 

Tesla, 7 Ocak 1943 yılında öldüğünde parasızdı. Amerikan hükümeti Tesla’nın bütün çalışmalarına el koydu ve Wardenclyffe Kulesi’ni, ülke güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle yıktı. Yakın bir zamana kadar Tesla çok fazla bilinmeyen bir isimdi. Ancak popüler kültürde de yer almasıyla, bilhassa Christopher Nolan’ın çektiği Prestij filmiyle, Tesla hak ettiği ilgiye ölümünden ancak 60 yıl sonra ulaştı.