Dünyadan Kadın Portreleri I

 

8 Aralık 1961 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde doğan Ann Hart Coulter daha henüz Cornell Üniversitesinde öğrenciyken The Cornell Review adında muhafazakar görüşe sahip bir dergi çıkarır, sonrasındsa Michigan Üniversitesinde Hukuk tahsili görürken aynı zamanda Michigan Law Review adlı derginin Genel Yayın Yönetmenliğini yapar. Kansas şehrinde bir müddet yargıç Pasco Bowman II’nin yardımcılığını yaptıktan sonra ona esas şöhreti getirecek olan kariyerine yani gazeteciliğe başlar.

 

Ann Coulter isminin esas duyulması medyatik olması, Ann Coulter’ın 1996 yılından itibaren televizyon yorumculuğu ile başlamakta. MSNBC televizyon kanalından, kanalın partronu ile girdiği bir polemikten sonrasında kovulmasının ardından bile, ulusal düzeyde yayın yapan pek çok tv ve radyo kanalının davetlisi olmaya başlar. Politik gündemin tartışıldığı talk-show’ların müdavimidir artık. Aşırı muhafazakar ve son derece “sivri” çıkışlarıyla sürekli gündemde kalan, reytingleri arttırdığından dolayı televizyon programcıların risk aldıklarını bilerek yayına davet ettikleri bir hukukçu – yorumcu ? yazardır kendisi.

 

1998’den bu yana 8 tane her biri New York Times çok satanlar listesine girmiş kitapların yazarı Ann Coulter Amerika Birleşik Devletleri’ninde Cumhuriyetçilerin ve genel olarak aşırı dinci muhahafazakar, tutucu sağ görüşün temsilcisi olarak bilimekte. 2007 yılında çıkan ve 2000’li yılların başlarında yazmış olduğu makalelerin bir derlemesi olan kitabı “If Democrats Had any Brains, They’d Be Republicans / Eğer Demokratların beyni olsaydı Cumhuriyetçi olurlardı” Ann Coulter’ın politik görüşü ve dünyaya bakış açısını anlayabilmek için bir başlangıç kitabı olabilir.*

 

Yakın zamanda katıldığı bir televizyon programında “Tüm müslümanlar teröristtir demiyorum ama , tüm teröristlerin müslüman olduğu gerçeğini de atlayamayız” türünde ifadelerini ayrıca bir diğer programda “Müslüman ülkeleri istila edelim, liderlerini öldürüp bu toplumları Hristiyanlığa geçmelerini sağlayalım” gibi son derece ilginç(!) fikirleri ortaya attığına youtube videolarında arstlamamız mümkün.

 

ABD’nin bu medyatik gazetecesinin kendi adını taşıyan son derece popüler bir internet siteside var. Ann Coulter’ın ayrıca twitter’da 122530 takipçisi bulunuyor.

 

Gazetelere yazdığı her yazı televizyon programlarında her röportajı “olay” olan Ann Coulter “şok edici ” ve “provokatif” demeçler vermeyi ve program sunucuları ile “polemiğe” girmeyi seviyor. Ama ne yaparsa yapsın “işe yarıyor”. Bunu katıldığı programların reytinglerinden anlayabiliyoruz.

 

Avrupa ve ülkemizde fazla tanınmayan Ann Coulter’ın savunduğu ırkçı, ayrımcı fikirlerini desteklememiz mümkün değil kuşkusuz. Desteklemek bir yana savunduğu fikirleri insanlık adına son derece tehlikeli buluyoruz.

 

Kesin olan bir şey var o da bu “düzgün bir fiziğiyle de dikkat çeken ve son derece çekici sarışın kadının” günümüz Amerika Birleşik Devletleri’ni anlamakta çok önemli bir figür olduğu ve Ann Coulter’ın fikirlerinin günümüz Amerika’sında Müslüman ülkeler ve Ortadoğu’ya bakış açısında etkili olduğudur.